Sağlık Rehberi

Ağrısız Doğum


Ağrısız doğumun tarihsel gelişimine bakıldığında, ilk yazılı tarihten beri ağrılı, hayatı tehdit eden ve korkulu bir olay olarak tanımlanmış ve son yüzyıla kadar bu özelliğini korumuştur. 1800’lerin ortalarında eter ve kloroformun anestezik etkileri keşfedildikten sonra, İngiliz din otoriteleri doğum mucizesinde bu insan buluşunun tanrının isteğine karşı bir günah olduğunu ileri sürmüşlerdir. 1846’da Boston Massachusetts General Hospital’da Morton’un eterin anestezik özelliklerini gösterdiği tarihi gösteriden 3 ay sonra ilk defa doğumda modern anestezik kullanılmıştır. Kraliçe Victoria, doğum için anestezik kullanmayı tercih etmiştir. Rejyonal veya bölgesel anestezi denilen yöntem kullanılarak ilk ağrısız doğum Temmuz 1900’de gerçekleştirilmiştir. Daha sonraki yıllarda doğum anestezisindeki gelişmeler neticesinde ağrısız doğum isteyen gebelerde artan sıklıkta güvenle uygulanmaktadır.

Doğum ağrısı sancı sırasında rahim kasıldığı zaman, ağrı rahimden sinirler aracılığıyla omuriliğe oradan da beyine ulaşarak rahatsızlık hissi oluşturur. Doğum sancısı sırasında ağrıyı kontrol etmeye yardımcı olabilecek medikal olmayan pek çok teknik bulunmaktadır. Bunlar arasında nefes alma ve rahatlama teknikleri, ılık banyo, masaj, destekleyici hemşire bakımı, pozisyon değişiklikleri (ayakta durmak, oturmak, yürümek, sallanmak), doğum topu sayılabilir. Ancak, bu yöntemler genellikle tek başlarına yeterli olmamaktadır. Ağrısız doğum yöntemleri arasında sistemik ağrı tedavisi, reyjonel (bölgesel) anestezi, genel anestezi ve farmakolojik olmayan metodları kapsayan alternatif yöntemler bulunmaktadır.

Sistemik Ağrı Tedavisi: Kan dolaşımına enjekte edilerek verilen, doğum sancısı sırasında ağrıyı azaltan ancak tamamen ortadan kaldırmayan, ağrıyı kontrol eden ilaçlardır. Narkotik ilaçlar (opioidler) doğum ağrısını daha dayanılabilir hale getirmede en etkili ilaçlardır. Bu ilaçlar damar içine (intravenöz) ya da kas içine (intramüsküler) verilirler. Doğum için rejyonel anestezi tercih etmeyen hastalarda bu yöntem kullanılmaktadır. Genellikle kadın doğum doktorları tarafından verilip hemşireler tarafından uygulanırlar. Bazen de anestezi doktorları tarafından hasta kontrollü analjezi denilen intravenöz infüzyon pompalarıyla uygulanabilirler.

Pompa belli miktarda ilacı vermeye programlanmıştır ve hasta algıladığı ağrıya bağlı olarak ihtiyaç duyduğu zaman bastığında aktif hale gelen düğme ile ağrısını azaltacaktır. Narkotik ilaçların en önemli dezavantajları sersemlik ve uyku hali yaratmasıdır. Ayrıca bulantı, kusma, solunumda azalma, kaşıntı, kabızlık ve idrar retansiyonu gibi yan etkiler de görülebilir. Anne sütü verilmesi planlanıyorsa başlangıçtaki çabalarınız zorlaşabilir. Narkotiklerin bir diğer yan etkisi de hepsinin plasentayı geçip bebeğin dolaşımına katılması ve buna bağlı bebeğin kalp hızının hafif değişebilmesi, bebek doğduktan sonra hafif uykulu olabilmesidir. Sonuçta anneye düşük dozda verilen bu ilaçların bebeği olumsuz etkilemesi beklenmez.

Reyjonel (Bölgesel) Anestezi: Ağrılı uyaranların omurga içinde bloke edilerek beyine iletilmemesidir. Epidural, spinal ve kombine spinal-epidural anesteziye rejyonel anestezi denir çünkü vücutta belirli bir bölgede anestezi yaparlar. Bu yöntemlerde vücudun enjeksiyon altında kalan bölgesi uyuşur, kasılmalar sırasında annenin uyanık kalarak ağrısız ve daha rahat hissetmesi sağlanır. Rejyonel anestezi, anestezi doktorları tarafından uygulanır ve ağrı kontrolü mükemmel olduğu ve bebeğe çok az ilaç geçtiği için doğumda popülerdir. Omurilik ve sinirler, içinde beyin omurilik sıvısı bulunan kesede yer alırlar. Bunun etrafında epidural alan bulunur. Rejyonel anestezide kullanılan ilaçlar (lokal anestezikler ve narkotikler) rahim ve rahim ağzından gelen ağrıyı omurgada yer alan omuriliğe ve beyine taşıyan sinirleri bloke ederler. Spinal anestezi uyuşturucu ilaçların sıvı dolu kese içerisine (beyin omurilik sıvısı) enjeksiyonu yoluyla yapılır. Az miktarda lokal anestezik sezaryen sırasında hareketsizlik sağlarken, narkotik ilaç cerrahi sonrası 12-24 saat ağrısızlık sağlar. Epidural anestezide ise ince bir kateter (plastik bir tüp) kese dışındaki alana (epidural aralık) yerleştirilir ve gerekli olan ilaçlar bu kateterden verilmektedir. Böylece bacakları hareket ettirebilme ya da doğum sırasında ıkınabilme engellenmeden ağrının giderilmesi amaçlanır. Spinal ve epidural anestezi aynı etkiye (vücutta yaygın bir alan uyuşur) sahiptir, çünkü iki teknikte de sinirler omurilikten dallandığı yerde uyuşturulur. Doğum eyleminde olmayan ancak sezaryenle doğuma ihtiyaç duyan bir kadın için spinal anestezi tercih edilirken ağrısız normal doğum isteyen kadınlarda ağrıyı gidermek için epidural anestezi tercih edilmektedir. Kombine spinal-epiduralde ise spinal enjeksiyonu epidural kateterin yerleştirilmesi takip eder. Etkinin başlaması, önce spinal yapıldığı için daha çabuk olur. Anestezinin devamı ise epidural kateter yoluyla yapılır. Gerek epidural gerekse kombine spinal-epiduralden sonra ağrısızlığın idamesi bir pompa ile epidural kateterden devamli ilaç verilmesini sağlayan hasta kontrollü epidural analjezi ile sağlanabilir. Nadir görülebilen ve çeşitli önlemler ile kaçınılabilen bazı yan etkiler ve komplikasyonlar gelişebilir. Titreme, kan basıncı düşüklüğü, kaşıntı, lokal anestezik reaksiyonu, damar içine enjeksiyon, bazı bölgelerde ağrının giderilememesi ve baş ağrısı bunlar arasındadır. Sinir hasarı, epidural ya da spinal alana kanama, felç ve enfeksiyon gibi ciddi komplikasyonlar ise oldukça nadirdir.

Genel Anestezi: Damar içine uygulanan ilaçlar ile hızlı bir şuur kaybı gelişmekte ve solunumun desteklenmesi için havayoluna tüp yerleştirilmektedir. Sezaryenle doğumda doğum ağrısını gidermede kullanılan anestezi yöntemlerinden biridir. Genel anestezide uyutmak için kullanılan ilaçlar bebek için zararlı değildir çünkü bebekte minimal anestezik etkiye sahiptirler. Bunun nedeni bu ilaçların bebeğin beyninde bebeği uyutmaya yetecek miktarlara ulaşmamasıdır. Anneler her ne kadar uyuyorsa da bebekler genellikle hareketli doğar ve ağlarlar. Uyandıktan sonra ağrı kesici ilaçlar damar içi yolla uygulanmaktadır. Genel anestezi ile ilgili en önemli endişelerden biri şuur kaybını takiben annenin mide içeriğinin yemek borusundan yukarı çıkıp akciğerlere gidebilmesidir (aspirasyon). Ancak, anestezi uzmanı ek önlemler alarak bu ciddi komplikasyondan annenin akciğerlerini korur.

Alternatif Yöntemler: Annenin doğumda ilaç veya rejyonel anestezi istemediği durumlar ya da bu olanakların bulunmadığı yerlerde annelerin doğum ağrısı ile baş etmesine yardımcı farmakolojik olmayan analjezi metodları arasında aromaterapi, hipnoterapi, Lamaz tekniği, su içinde doğum, akapunktur, Transkutanöz Elektrik Stimülasyonu (TENS), dokunma ve masaj, doğum sırasında annenin hareketleri ve pozisyonu bulunmaktadır.

Normal doğumda kullanılan epidural, sezaryen ile doğumda kullanılabilir mi?

Annede sezaryen ihtiyacı olduğunda epidural kateter çalışıyor ise anestezi doktoru tarafından kateterden ek ilaç verilerek uyuşukluk cerrahi için yeterli düzeye getirilir. Epidural çalışmıyorsa yeniden yerleştirilir veya spinal ya da genel anestezi uygulanır.

Bölgesel anestezi uygulandığında blok ne kadar sürer?

Epidural analjezi ihtiyaç duyduğunuz süre kadar uzatılabilir.

Anestezi bebek için güvenli mi?

Hem genel hem de bölgesel anestezi güvenlidir ve bebek üzerine belirgin etkisi yoktur. Havayolu komplikasyonları en az olduğu için mümkün olduğunca rejyonel anestezi tercih edilir. Her iki anestezi yöntemi sırasında annenin hayati belirtilerini takip etmek ve bebeğin sağlığı açısından uygun sınırlarda olduklarını görmek için güvenlik monitörleri kullanılmaktadır.

Bölgesel anesteziyi ne zaman yaptırabilirim?

Epidural analjezi, genellikle düzenli ağrılarla görülen rahim kasılmaları ile ortaya çıkan aktif doğum eyleminin başladığı anda yapılır. Doğum öncesi anestezi uzmanı ile görüşülmesi anneye en uygun yöntemin seçilmesine olanak sağlar.

 

Bölgesel anestezi uygulandığında ıkınabilir miyim?

Bölgesel anestezi ile ıkınma yeteneğiniz ortadan kaldırılmaz, kolaylaştırılır

Epidural analjezinin doğal yolla doğuma göre avantajlı olduğu durumlar var mıdır?

Kalp ve akciğer problemi veya gebelik toksemisi olan annelerde epidural analjezi daha yararlı olabilir.

Sezaryen sırasında uyanık olursam bir şey hisseder miyim?

Spinal veya epidural anestezi ile ameliyatta ağrı hissedilmez. Vücudun alt bölgesindeki hareketler fark edilebilir. Obstetrisyen karın kasları ve dokuları ayırırken çekme veya asılma hissedilebilir. Bebeğin anne karnından çıkarılması sırasında karnınıza bastırması neticesinde göğsünüzde basınç hissedebilirsiniz.

Sezaryen ile doğum sonrası ağrı kontrolünde yaklaşım nedir?

Ağrı tedavisi sezaryen sırasında uygulanan anesteziye bağlıdır. Rejyonel anestezi uygulanmışsa spinal veya epidural alana verilen ilaçlar sersemlik hissiniz olmadan ameliyattan sonra 18 saate kadar sürebilir. Genel anestezi sonrası intravenöz hasta kontrollü analjezi uygulanabilir. İlk günden sonra ağızdan alınan bir ilaç kullanılabilir.